Okul müdürlüğünün yanında ulusal basında soruları cevaplandırmayı sürdürüyordum.
Öğrenciyken ve Sivas İlk Öğretmen okulunda öğretmenken İslam Medeniyetinde “Sorunuz Söyleyelim”, Anamur Lisesinde öğretmenlik yaparken Tercüman gazetesinde yine “Sorunuz Söyleyelim” köşesini yönetmiştim…
İmam Hatip Lisesinde Müdürlük yaparken Son Havadis gazetesinde “İslam’ı Anlamak soru-cevap-yorum” köşesini yönetmiştim…
Hürriyet Gazetesinin Yurtiçi ve yurtdışı baskılarında “İslam’ın Işığında soru-cevap-yorum” köşelerini de ben yönetmiştim…
İstanbul’da yayımlanan Ortadoğu gazetesinde, Gündüz gazetesinde, Son Çağrı gazetesinde, Alanya’da yayımlanan Memleketim gazetesinde, Anamur’da yayımlanan Ekspres gazetesinde benzer köşeler yönetmiştim…
Yıllarım dolu-dolu geçmişti…
1967 yılından 1971 yılına kadar öğrenciyken İstanbulda, öğretmenken Sivas’ta 4 yıl…
1971 yılından 1977 yılına kadar Anamur Lisesinde 6 yıl…
1977 yılından 1889 yılına kadar İmam Hatip Lisesi müdürü iken 12 yıl…
1989 yılından 2000 yılına kadar İlçe Milli Eğitim Müdürü iken 11 yıl…
…Ve 2000 yılından şu ana kadar (2020) 20 yıl aralıksız yerel ve ulusal basında gazete köşelerimde dini ve milli içerikli makaleler yazmakta ve soru-cevap köşeleri yönetmiştim….
Mersin Gazetesinde ise 2014 yılından bu yana 6 yıldır SOHBET KÖŞESİNDE günlük makaleler yayımlamaktayın. 6 adet yerel basın internet sitelerinde gazetede yayımlanan yazılarım alıntı olarak yayımlanmaktadır.
Bu arada yine İmam Hatip Lisesi müdürü, İlçe Milli Eğitim müdürü iken ve emekli olduktan sonra Anamur FM.bölge radyosu, Anamur ART televizyonu, Anamur Asra efem radyosu ve Anamur Türkmen FM radyosunda soru-cevap programlarını yürütmüştüm.
Kiralık binada 3 yıl eğitim öğretime devam etmiş, 1980’de 15 dönüm arsanın 8715 metrekaresi üzerine başlanan okul inşaatımızı 1 yıl gibi kısa bir zamanda bitirmiş ve 1981 – 1982 öğretim yılında yeni binamıza taşınmıştık…
Bu dönem 44’üncü sayın Bülent Ulusu hükümeti dönemiydi ve İçel Valimiz de sayın Ferruh Güven’di…
Hatta yeni binaya taşınmamız 1979-1981 yılları arasında İçel Valisi olan sayın Fahri Öztürk’ün son dönemlerine rastlamıştı…
O dönemler benim hayatımın apayrı dönüm noktaları olmuştu…
Nasıl olmasın ki…
İmam-Hatip Lisesine müdür olarak atandığım zaman hiç binası olmayan bir okul için kaba inşaatı yapılmış kiralık bir bina sağlamış, inşaatını tamamlatmış ve eğitim öğretime hazır hale getirtmiştim…
Yine 3 yıl içinde yeni bir arsa temin ederek görkemli bir temel atma ve açılış töreni yaptırmıştım…
İşte bütün bu çalışmalarımdan dolayı İçel Valisi sayın Fahri Öztürk tarafından Anamur İmam-Hatip Lisesi müdürü sıfatıyla 1980-1981 öğretim yılında yaptığım olumlu çalışmalarım sebebiyle TEŞEKKÜR’le taltif edilmiştim…
Kiralık derme çatma binada eğitim-öğretime devam ederken ve yeni okul inşaatımızın bitirildiği yıl olan 1980-1981 öğretim yılında başarılarımdan dolayı Milli Eğitim Bakanımız sayın Hasan Sağlam’dan TEŞEKKÜR almıştım…
Yine 1 yıl içinde 8715 metrekare arsa üzerine inşa ettiğimiz ve sadece vatandaşların desteğiyle yaptırdığımız yeni binamıza taşındığımız yıl olan 1981 – 1982 eğitim-öğretim yılındaki başarılarımdan dolayı Milli Eğitim Bakanımız sayın Hasan Sağlam’dan tekrar TEŞEKKÜR almıştım…
Şimdi de şöyle biraz gerilere gitmek ve anlatmadığım bölümlere dönmek istiyorum:
Okul İnşaatı devam ederken Almanya’da çalışan bir vatandaşın hibe ettiği bir de Renault marka araca sahip olmuştuk…
Onun öyküsü de bir hayli ilginçti…
Şöyle ki;
Kiralık binada müdür odasında yeni projeler üretmek için çalışmalar yaparken odanın kapısı çalınmıştı…
Gelen ALMANCI tabir edilen yurtdışından gelen bir arkadaştı…
“ Almanya’da sizin başarılarınızı duydum…Almanya’dan tatil için Anamur’a gelmiştim…Eşimle karar verdik…Okulunuza bir katkıda bulunmak istiyoruz…Size bir araç bırakmak istiyorum…”demişti…
Biraz sohbet ettikten sonra bağış yapacağı aracı göstermek istediğini söylemişti…
Dışarıya çıkmıştık.. .Bahçede pırıl-pırıl bir araç vardı…Yabancı plakalı…
“Anamur İmam-Hatip Lisesine bizim de bir katkımız olsun…Ancak bütün gümrük işlemlerinin masrafını karşılamanız şartıyla…”diye de eklemişti…
O zamana kadar sadece inşaatla uğraştığımız için hiç araç almayı düşünmemiştik…Araç bağış olarak verilecekti ama bağış işlemleri için harcanacak para da bir hayli fazla gözüküyordu…
Derneğin İnşaat için topladığı parayı kullanmak olmazdı…Babamın maddi durumu iyiydi…
Birlikte 12 kilometre mesafede bulunan Bozyazı’daki babamın yanına gidip durumu anlatmıştık…
Gümrük muamelelerini yapabilmemiz için bir tomar para vermişti…
Anamur’a 250 kilometre mesafede bulunan Mersin gümrüğüne gitmemiz gerekiyordu…
Anlatmak istediğim gümrük işlemleri esnasında başımıza gelenlerdi…Gümrük işlemleri esnasında istenen ve vermediğimiz rüşvet istenmesi nedeniyle Almancı kardeşim neredeyse Türklüğünden, ben de devlet memuru olmaktan utanmıştık…
Dönüşte her ikimizde aynı şeyleri düşünüyorduk…Rüşvet bir sigara paketine kadar düşmüşse…Vay ülkemizin haline…
…Ve artık okulumuzun Renault marka bir binek aracı olmuştu…
Bununla kaymakamlıktan onay alarak köy-köy dolaşmak inşaatın ilerlemesini bir kat daha hızlandırmıştı…
Bu araca sahip olmak okulumuzun (+) hanesine bir şeyler ilave etmişti…
O dönemde bir ilçe okulunun araç sahibi olması duyulmuş, görülmüş bir durum da değildi…
Araçla hem idari işleri takip ediyor, hem inşaat işlerini takip ediyor, hem de mesleki tatbikat kolu öğrencilerimizin köyleri dağıtımını sağlıyorduk…
Araç adeta okulumuzun en önemli vazgeçilmezlerinden biri olmuştu…
Kiralık bir binada eğitim öğretime başlayan Anamur İmam Hatip Lisesi 3 yıl içinde 12 derslikli okula taşınmakla daha sağlıklı bir eğitime kavuşmuştu.
Gerçekten, zor başarılmıştı…
Kiralık binada iken bile o dönemlerde her yıl bakanlık müfettişlerimiz genel denetimler yapıyorlardı…
Genel denetimde hem idari yönden denetime tabi tutulurduk hem de müfettişler öğretmenlerimizin derslerine girerlerdi…
Müfettiş raporları hep olumlu gelirdi…
Denetim sonunda şahsıma da her yıl Milli Eğitim Bakanlığından veya Din Eğitimi Genel Müdürlüğünden yada Valilik makamından veya Kaymakamlıktan takdirname veya teşekkürname geliyordu.
Yukarda anlattığım şekliyle 1980-1981 eğitim- öğretim yılında İçel Valisi sayın Fahri Öztürk, yine aynı yıl Milli Eğitim bakanımız sayın Hasan Sağlam ve yine bir yıl sonra 1981-1982 eğitim-öğretim yılında Milli Eğitim Bakanımız sayın Hasan Sağlam’dan aldığım TEŞEKKÜR’ler gibi her yıl bu takdir ve teşekkürler gelmeye devam ediyordu.
Bunun bir de sebebi vardı:
1971-1972 eğitim-öğretim yılında Sivas İlk Öğretmen okulundan Anamur Lisesi’ne atandıktan sonra İlçede ve Anamur Lisesinde pek çok sağ-sol mücadeleleri olmuş ve bu mücadelelerde ben devamlı DEVLET’in yanında yer almıştım…
Milliyetçi ve muhafazakar kimliğimden hiç taviz vermemiştim…
Bu arada 10’larca hükümet değişmiş ve ben o hükümetler döneminde de çizgimden hiç sapmamıştım…
O dönemlerde her yıl bakanlık müfettişleri denetimlere geliyor, Kaymakamlarımız sicil raporlarımızı dolduruyor bu denetim ve sicil raporlarımız Vali’lerimize oradan da hem Milli Eğitim Bakanlığına, hem de Din Eğitimi Genel Müdürlüğüne gidiyordu…
Lise’de öğretmenken İmam-Hatip Lisesi müdürlüğüne getirilişim de sanırım bu raporlar sonucuydu…
Bu kısa anlatımdan sonra şimdi tekrar asıl konuya gelmek istiyorum:
1980 Askeri ihtilali sonucu o dönemlerde “Teşekkür” ve “Takdir” almak pek alışılmış bir durum değilken acaba bana bu teşekkür ve takdirler niye veriliyordu?
Bunu da yukarda anlattıklarımın ışığı altında sizlerin takdirine bırakıyorum.
Hoşça kalınız.
( devam edecek )
